Türkiye’de tarımın ve buğday üretiminin sürdürülebilirliği ve gelişmesi için 15 yıldır projelere imza atan ETi Burçak ve WWF-Türkiye “Toprak Gönüllüleri” ile, tarım topraklarının iyileştirilmesi için harekete geçiyor.
2008 yılından bu yana Türkiye’de tarımsal sürdürülebilirliğe katkıda bulunmak amacıyla iş birliği yapan, bu alanda birçok önemli projeyi hayata geçiren ETi Burçak ve WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), ortak çalışmalarına bir yenisini ekledi. Tarım topraklarının iyileştirilmesi amacıyla 2020 yılında “Sağlıklı Toprak Hareketi” projesini başlatan ETi Burçak & WWF-Türkiye, projeyi yeni dönemde “Toprak Gönüllüleri” açılımıyla devam ettirecek. İlk aşamada İç Anadolu bölgesinde Konya, Ankara, Eskişehir, Çorum, Yozgat ve Sivas illerine giderek çiftçileri tarlalarında ziyaret edecek olan “ETi Burçak & WWF-Türkiye Toprak Gönüllüleri”, çiftçilere toprak koruma yöntemlerini uygulamalı olarak anlatacak.
İş birliklerinin yeni safhası olarak açıkladıkları ETi Burçak & WWF Türkiye Toprak Gönüllüleri hareketiyle beraber, bu yıl gerçekleştireceklerini de kamuoyuyla paylaşan ETi Türkiye CEO’su Ercan Öz ve WWF-Türkiye Genel Müdürü Ömür Kula, önümüzdeki dönemde atacakları adımları ETi Burçak’ın yeni marka elçisi Kıvanç Kasabalı’nın da katılımıyla gerçekleşen toplantıda basın mensuplarıyla paylaştı.
ETi Türkiye CEO’su Ercan Öz, WWF-Türkiye ile olan iş birlikleri kapsamında tarım yapılan toprakların verimden ödün vermeden korunması ve iyileştirilmesi yönünde katkı sağlamayı ve bu konuda toplum nezdinde farkındalık oluşturmayı amaçladıklarına dikkat çekti.
WWF Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Ömür Kula ise şunları söyledi: “Önümüzdeki dönemde amacımız; toprağı korumaya ve iyileştirmeye yönelik sürdürülebilir yaklaşımların uygulanması ile topraklarımızın yeniden canlanmasını sağlamak ve bu yöntemlerle karbonu toprak bünyesinde depolayarak iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak.”
Marka elçisi Kıvanç Kasabalı ise şunları söyledi: “Proje, çiftçilerimizin verimliliklerini arttırarak tarım yapabilmelerine olanak sağlayacak. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Doğal kaynaklarımızı ve en önemlisi tarım topraklarımızı hoyratça kullanmaya dur dememiz gerekiyor. Yıllardır yapmış olduğum programlar, çiftçiler ve köylülerden öğrendiğim bir şey varsa o da toprağın her zaman kendisini ekeni, kendisine iyi davrananı aynı şekilde karşıladığıdır.”